4 research outputs found

    The impact of the COVID-19 lockdown on the quality of life in chronic neurological diseases: the results of a COVQoL-CND study

    Get PDF
    Background: Coronavirus disease 2019 (COVID-19) pandemic and lockdown period may induce an impairment in quality of life (QoL), disruption in treatment (DIT), and posttraumatic stress disorder (PTSD) in chronic neurological diseases (CNDs). To reach this information, a multicenter, cross-sectional study (COVQoL-CND) was planned. Parkinson's disease (PD), headache (HA), multiple sclerosis (MS), epilepsy (EP), polyneuropathy (PNP), and cerebrovascular disease (CVD) were selected as the CND. Methods: The COVQoL-CND study includes demographic data, the World Health Organization Quality of Life short form (WHOQOL-BREF), and Impact of Event Scale-Revised (IES-R) forms. Results: The mean age of a total of 577 patients was 49 +/- 17 (19-87 years), and the ratio of female/male was 352/225. The mean age of patients with PD, HA, MS, EP, PNP, and CVD were 65 +/- 11, 39 +/- 12, 38 +/- 10, 47 +/- 17, 61 +/- 12, and 60 +/- 15 years, respectively. The IES-R scores were found to be higher in the younger group, those with comorbid disease, contacted with CO-VID-19 patients, or diagnosed with COVID-19. In the group with a high IES-R score, the rate of DIT was found to be high. IES-R scores were negatively correlated with QoL. IES-R total scores were found highest in the CVD group and lowest in the PD group. The ratio of DIT was found highest in the PNP group and the lowest in the EP group. Contact with CO-VID-19 patients was high in the EP and HA group. Conclusions: The results of the COVQoL-CND study showed that lockdown causes posttraumatic stress and deterioration in the QoL in CND

    Acute Onset Chronic Inflammatory Demyelinating Polyneuropathy Following COVID-19

    No full text
    The cases of Guillain Barre Syndrome (GBS) have been reported following the coronavirus disease 2019 (COVID-19). Here, we describe a case that evolved from GBS to chronic inflammatory demyelinating polyneuropathy (CIDP) after COVID-19 in terms of contributing to the literature due to its different aspects. In the cerebrospinal fluid examination of the acute onset mixed type polyneuropathy case, albuminocytological dissociation was not detected. The patient was given a loading dose and monthly maintenance intravenous immunoglobulin (IVIG) for six months. Blood ferritin levels gradually decreased in parallel with clinical improvement. Four months after the IVIG treatment was terminated, the findings recurred and the CIDP was developed and IVIG treatment was continued. Long-term follow-up of post-COVID-19 GBS patients is important in terms of recurrence and chronicity. Ferritin level may be a biochemical marker in the clinical follow-up of these cases

    COVID-19’DAN NE ÖĞRENDİK? 693 HASTANIN DEMOGRAFİK, KLİNİK VE LABORATUVAR ÖZELLİKLERİNİN DEĞERLENDİRİLDİĞİ ÇOK MERKEZLİ KESİTSEL ÇALIŞMA

    No full text
    Amaç:Yeni Koronavirüs Hastalığı (COVID-19), ortaya çıktığı günden günümüze gelinceye kadar ülkemizde ve tüm dünyadasosyoekonomik, kültürel ve ekonomik anlamda sarsıcı değişikliklere neden olmuştur. Ortaya çıktığı ilk günlerde tambir bilinmez iken, zaman içinde COVID-19 ile ilgili bilgi düzeyimiz artmış ve yapılan çalışmalar ivme kazanmıştır.Burada, Türkiye’nin farklı illerinden, toplamda 693 hastanın COVID-19 tanısı aldıkları ilk hafta içinde yapılan anketdeğerlendirmesi sonucu elde edilen demografik, klinik ve laboratuvar verilerinin retrospektif olarak irdelenmesi, busayede hastalığın sağ kalımı ve komorbidite indeksi üzerine etki eden değerlerin ayrıntılı olarak incelenmesiamaçlanmıştır.Gereç ve Yöntem:Çalışmamız, çok merkezli ve kesitlsel olacak şekilde tasarlandı. Çalışma etik kurul onayı alınarak 11 merkezden anketaracılığı ile hastalara ulaşılarak bilgileri kaydedildi. Veri toplama süreci Nisan 2020 ve ekim 2020 tarihleri arasındagerçekleştirildi. Toplamda 693 hastaya, COVID tanısı aldıkları ilk bir hafta içinde değerlendirme yapılmak üzereulaşılarak; yaş, cinsiyet, medeni durum, BKI, eğitim durumu, nörolojik hastalık öyküsü, yurt dışı temas öyküsü, COVID19’lu bireyle temas öyküsü, ailede COVID’li birey olması, PCR sonucu, toraks BT’de akciğer tutulumu olması; başağrısı, baş dönmesi, serebrovasküler hastalık, kranial sinir tutulumu, epilepsi, kas-iskelet sistemi bulguları, dikkatdağınıklığı ve davranış değişikliği, nöropati varlığı, uyku bozukluğu olup olmadığı sorgulanarak kaydedildi. Daha sonra,hastane sistemindeki laboratuvar sonuçları incelenerek beyaz küre, lenfosit, nötrofil, trombosit, crp, kolesteroldeğerleri, D-Dimer, prokalsitonin, LDH, Ferritin, CK, ALT, AST, BUN, kreatinin, amilaz, lipaz düzeyleri ve komorbiditeindeksleri kaydedildi.Bulgular:Çalışmaya dahil edilen 693 hastanın 275’i kadın, 418’i erkekti. Baş ağrısı prevalansı %41.8 (290/693) idi. Baş ağrısışiddeti, trombosit , prokalsitonin LDH , ferritin BUN , LDL değişkenleri arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişkibulunurken; BKİ ,yaş , ailede covid19 lu birey sayısı, covid 19 ile YBÜ yatış günü sayısı , tanıda GKS , beyaz küre,nötrofil, CRP , D-dimer , kreatin kinaz , ALT , kreatin, trigliserit , HDL , kolesterol , amilaz , lenfosit , lipaz , comorbitindeks değişkenleri arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki bulunmadı. Eklem ağrısı prevalansı %46,87 idi (323/689).Ailesinde Covid 19 lu birey bulunanlarda ve Covid 19 ile uyumlu anormal Toraks CT görüntülemesi olanlarda eklem&nbsp;ağrısı görülmesi anlamlı yüksek bulundu(p&lt;0.001). Yine bu hastalarda kas semptomları, kas ağrısı, covid ilişkilinöropati, halsizlik, yürüme güçlüğü anlamlı yüksekti (p&lt;0.001). Beyaz küre, nötrofil, lenfosıt sayıları anlamlı düşük,CRP ve D-dımer değerleri eklem ağrısı olan grupta anlamlı yüksekti. Eklem ağrısı olanlarda Covid-19 hastalık şiddeti,komorbidite indeksi ve yaş ortalaması daha yüksekti ve bu hastalarda komorbid hastalıklar daha yüksek oranda eşlikediyordu. Covid-19’lu hastalarda nöropati prevalansı %13,08 idi (90/688). Nörolojik hastalık hikayesi (p&lt;0.001),Hipertansiyon(p&lt;0.05), diyabet (p&lt;0.05)ve koroner arter hastalığı (p&lt;0.001) nöropati görülen grupta nöropati,anlamlı yüksek bulundu. Covid 19 ile uyumlu anormal Toraks CT görüntülemesi olanlarda nöropati görülmesi anlamlıyüksek bulundu (p&lt;0.001). Covid-19’lu hastalarda kas ağrısı prevalansı %47,52 (327/688), kas semptomu (kas agrısı+kas enzım artısı) prevalansı %50,21 idi (348/693). CRP, D-dimer, kreatının kınaz değerleri; kas ağrı ve kas semptomuolan gruplarda anlamlı yüksekti (p&lt;0.05 ). Kas ağrısı ve kas enzim yüksekliği ıle giden Covıd 19 luhastalarda komorbidite indeksi yüksek saptanmıştı. Covid-19’lu hastalarda iskemik inme prevalansı %2,45 idi(17/693). İskemik inme geçiren hastalarda ağır-kritik Covid-19 hastalığı görülme oranı anlamlı olarak yüksekti(p&lt;0,001). İskemik inmeli hastaların mortalite oranı %29,4 idi. İskemik inme geçiren hastalarda tanıdaki GKS skoruve en düşük GKS skoru anlamlı olarak daha düşüktü, yoğun bakımda kalış süresi daha uzundu ve komorbidite indeksidaha yüksekti (p&lt;0,001). Beyaz küre ve nötrofil sayıları, LDH, prokalsitonin, LDL, kolesterol, BUN ve kreatinindüzeyleri inmeleri hastalarda anlamlı olarak daha yüksekti. Covid-19’lu hastalar içerisinde nöbet geçirenlerinprevalansı %4,18 (27/645) idi. Nöbet geçiren hastalarda tanıdaki GKS skoru ve en düşük GKS skoru anlamlı olarakdaha yüksekti (sırasıyla; p&lt;0,001 ve p:0,015). Çalışmamızda tat alma bozukluğu(%33), koku alma bozukluğu (%31),baş dönme (%15), çiğneme ve yutma bozukluğu (%8), konuşma bozukluğu (%5), işitme kaybı (%4), görme kaybı (%3),fasiyal sinir bozukluğu (%1) görülmüştür. Covid19 ilişkili tat alma kaybı, koku alma kaybı, işitme kaybı, baş dönme ileyaş grubu, medeni durum , eğitim durumu , ailede Covid19 lu birey , Covid19 birey teması , Covid19 ilişkili halsizlik ,Covid19 ilişkili yürüme güçlüğü , Covid19 ilişkili uyku bozukluğu, Covid19 ilişkili davranış değişikliği, Covid19 ilişkilidikkat dağınıklığı, Covid19 ilişkili anlama güçlüğü, Covid ilişkili nöropati , kas ağrıları , eklem ağrıları arasındaistatistiksel olarak anlamlı ilişki bulunmuştur (p&lt;0,05).Sonuç:Yaklaşık üç yıldır hayatımızın en önemli gündem maddesi olan pandemi, yediden yetmişyediye tüm bireylerietkilemiş ve hastalık eski gücünü kaybetse de, bazı etkileri halen devam etmektedir. Çalışmamızda, COVID-19’un ilkhaftasındaki klinik ve laboratuvar verilerinin geniş bir popülasyonda değerlendirilmesi ve tüm bu değerlerinhastalığın sağ kalımı ve komorbidite endeksi ile olan ilişkilerinin saptanması hedeflenmiştir. Çıkan sonuçların, ilerikidönemlerde ortaya çıkabilecek COVID uzun dönem etkilerini tahmin etmede de yol gösterici olacağıdüşünülmektedir.&nbsp;</p

    The effect of sleep disorders on quality of life in patients with epilepsy: A multicenter study from Turkey

    No full text
    Objective: We aimed to investigate sleep disorders in patients with epilepsy (PWE) and to investigate the effects of sleep disorders on quality of life. Methods: In our multicenter study conducted in Turkey, 1358 PWE were evaluated. The demographic and clinical data of the patients were recorded. The Insomnia Severity Index (ISI), Epworth Sleepiness Scale (ESS), Pittsburgh Sleep Quality Index (PSQI), Beck Depression Inventory (BDI), and Quality of Life in Epilepsy Inventory-10 (QOLIE-10) were administered. Results: The mean age of 1358 patients was 35.92 ± 14.11 (range, 18–89) years. Seven hundred fifty-one (55.30 %) were women. Some 12.7 % of the patients had insomnia (ISI > 14), 9.6 % had excessive daytime sleepiness (ESS > 10), 46.5 % had poor sleep quality (PSQI > 5), and 354 patients (26.1 %) had depressive symptoms (BDI > 16). The mean QOLIE-10 score was 22.82 ± 8.14 (10–48). Resistant epilepsy was evaluated as the parameter with the highest risk affecting quality of life Adjusted odds ratio (AOR = 3.714; 95 % confidence interval (CI): [2.440–5.652] < 0.001)). ISI (AOR = 1.184; 95 % CI: [1.128–1.243]; p < 0.001), ESS (AOR = 1.081; 95 % CI: [1.034–1.130]; p < 0.001), PSQI (AOR = 0.928; 95 % CI: [0.867 – 0.994]; p = 0.034), BDI (AOR = 1.106; 95 % CI: [1.084–1.129]; p < 0.001), epilepsy duration (AOR = 1.023; 95 % CI: [1.004–1.041]; p = 0.014), were determined as factors affecting quality of life. Significance: Sleep disorders are common in PWE and impair their quality of life. Quality of life can be improved by controlling the factors that may cause sleep disorders such as good seizure control, avoiding polypharmacy, and correcting the underlying mood disorders in patients with epilepsy
    corecore